top of page

Maksim Gorki Çocukluğum Konusu Özeti ve Alıntıları


“Çocukluğumda bir kovan gibi görürdüm kendimi: Basit, sıradan insanlar, hayat üzerine bilgilerinin, düşüncelerinin balını arılar gibi kovanıma taşır, sunabildikleri ne varsa ruhumu zenginleştirmek üzere getirip cömertçe sunardı. Bal her zaman temiz olmazdı, hatta çoğu kez acı olurdu. Ama her bilgi yine de baldı!”


Maksim Gorki Çocukluğum Özeti Konusu ve Alıntıları Maksim Gorki Sözleri

Çocukluğum, Maksim Gorki tarafından 1913 yılında yayımlandı. Maksim Gorki’nin kendi hayatını anlattığı üçlemenin ilk kitabıdır. Otobiyografi türünde yazılan üçleme, 1913-1923 yılları aralığında yayımlanmıştır. Üçlemenin diğer kitapları “Ekmeğimi Kazanırken” ve “Benim Üniversitelerim”dir.



Maksim Gorki Çocukluğum Güven Yayınevi tarafından 1947 yılında Türkçe'ye çevrilmiştir. Maksim Gorki Çocukluğum İş Bankası Kültür Yayınları tarafından da Türkçe’ye çevrilmiştir. İş Bankası Kültür Yayınları tarafından Türkçeye Çevrilen kitap 278 sayfadır.


Maksim Gorki Çocukluğum Konusu ve Özeti


“Kendi ülkelerinde bir yabancı gibi yaşayan, gerçekteyse o toplumun en iyileri olan binlerce insandan ilkiyle olan dostluğum böylece sona erdi...”


Maksi Gorki Çocukluğunu, babasının ölümüne dair hatırladığı bulanık anılarını anlatarak başlar. Babasının ölümünden sonra annesiyle birlikte ninesi ve dedesiyle birlikte yaşamaya başlar. Maksim Gorki, annesine karşı beslediği saf katıksız sevgiye rağmen annesi sadece arada bir hayatına girip çıkan bir hayaletten ibarettir. Gorki’nin hayatında asıl yer edenlerse birlikte yaşadığı nenesi ve dedesidir. Bir mıknatısın iki ayrı kutbu olan nenesi ve dedesi, Gorki’nin hayata bakışını şekillendiren yegane iki isim olmuştur. Dedesi, dönemin Rus toplumundaki erkeklerin ev hayatındaki bir tablosunu çizerken; nenesiyse Gorki’nin hayatına dokunan yegane isim olmuştur. Dini hikayelerdeki kutsal bir karakter gibi olan ninesi sayesinde Gorki hayata bağlanmıştır. Yine de 17 yaşında intihar etmeye çalışmıştır.


Rus Toplumuna Bir Bakış

Maksim Gorki Çocukluğum Özeti Konusu ve Alıntıları Maksim Gorki Sözleri


Maksim Gorki “Çocukluğum”da Rus insanın günlük yaşantısını, yaşadığı problemleri, hayatlarında sıkıştıkları noktalara dair bize bir ayna tutuyor. O dönemde insan ilişkilerinde yapılan acı ve yanlış şeylerin yıllar geçmesine rağmen hala devam ettiğini görüyorsunuz. Hatta bir noktada Maksim Gorki de bu durumdan yakınıyor. Fark ediyorsunuz ki insanlığın özünde var olan evrilmemiş vahşi ve ahlaksız olan yanı her daim orada... Sanki her bir sonraki nesilde daha iyiye gitmesi gerektiği düşündüğünüz davranışlar ve düşünceler sadece bastırılmış bir şekilde orada duruyor.


Daha sonra Rus halkıyla olan yakınlığımızı görüyoruz. Bambaşka coğrafyalarda yaşıyor olsak da aynı acıları, aynı bozulmuşluğu, aynı fakirliği aynı ikilemleri yaşıyoruz.





Maksim Gorki Çocukluğum Alıntıları(Sözleri)



“Neyse kötüleri hatırlamanın bize ne faydası var? Tanrı nasılsa onları senden benden iyi biliyor. Tanrı öylelerini bilir, görür; şeytansa sever.”



“Tüm toprağı, her şeyi saran sessizlik insanın içine doluyordu. İnsanda en arı, en ince düşünceler de böyle anlarda doğuyor sanki; ama bunlar örümcek ağı gibi saydam, uçucu, ele geçmez, söze dökülmez şeyler oluyor... Bu düşünceler insanın ruhunu üzüntüden yakıp tutuşturarak, onu aynı anda hem yatıştırıp hem de rahatsız ederek, kayan yıldızlar gibi bir an parlayıp kayboluyorlardı ve ruh kaynayıp eriyor, hayatımız boyunca koruyacağı kesin biçimini alıyor, kişiliği oluşuyordu.”  

Maksim Gorki Çocukluğum Özeti Konusu ve Alıntıları Maksim Gorki Sözleri

“Çok sonraları anladım ki yoksulluk ve sefalet içinde yaşayan Rus halkı, kendilerini acılarıyla eğlendirmeyi, onlarla çocuklar gibi oynamayı pek seviyor ve mutsuz olmaktan nadiren utanıyordu.” 


“Adına sevgi denen duyguların canlı, insanın yüreğini titreten gökkuşağı benim yüreğimde solmuştu, her şeye karşı duyduğum kin kömür gazı ateşi gibi koyu mavi titrek bir ışık veriyordu ve kalbimde yoğun bir hoşnutsuzluk duygusu, bu gri, cansız saçmalıkta bir başıma olduğum hissi için için yanıyordu.”

“Hayatımız bizi her türden rezil, aşağılık yanlarının bolluğuyla şaşırttığı kadar; bunca pisliğin, rezilliğin ortasında aydınlık, insancıl bir hayat yaratacağımıza ilişkin sarsılmaz bir umudu var eden ışıltılı, sağlıklı, yaratıcı, insancıl, iyi bir şeylerin karşı konulmaz biçimde gelişip durmasıyla da şaşırtır.”


452 görüntüleme0 yorum

İlgili Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page